top of page

Salt Galata

  • Writer: Selin Ustaoglu
    Selin Ustaoglu
  • Jan 3, 2018
  • 1 min read

Sınav günleri yaklaştıkça herkes kendine iyi konsantre olabileceği ve dikkat dağıtıcı olmayan bir çalışma ortamı arar. Salt Galata bu imkanları öğrencilere fazlasıyla sunuyor. Eskiden Osmanlı Merkez Bankası olan bu bina içinde iki katlı ve büyük bir kütüphane, sergi salonları, özel çalışma odaları, Osmanlı Bankası Müzesi ve yemekleri mutfak akademisi öğrencileri tarafından hazırlanan küçük bir kafe bile sunuyor.

Bu bina Fransız asıllı mimar Alexandre Vallauri tarafından Bank-ı Osmanî-i Şahane için tasarlandı ve 1892 yılında hizmete açıldı. Bu sebepten dolayı Banka Müzesi'nin içinde binlerce eski banknotu ve bankada hesabı olan kişilerin kayıtlarının yanı sıra koskocaman çelik kapılarla bezenmiş para kasalarını da görmek mümkün.

Binadan içeri girip merdivenlerden yukarı çıktığımızda hemen sağda araştırma kütüphanesi bulunuyor. Kütüphane'ye sabah erkenden gitmek gerekiyor çünkü ne kadar fazla masa olmasına rağmen o kadar fazla ders çalışmaya gelen öğrenci var ki öğlen saatlerinde masa bulmak imkansız oluyor. İki kat da binbir çeşit kitaplarla dolu. Yepyeni çıkan kitaplardan nadide kitaplara kadar araştırma yapmak için aradığınız herşey var ve orada kaldığınız sürece bu kaynaklardan istediğiniz kadar yararlanabiliyorsunuz. Aynı zamanda ilginç kaynakları satın da almak istiyorsanız boy olarak küçük ama çok geniş bir kitap mağazasına sahip.

Kütüphane ne kadar kalabalık olsa da her öğrenci birbirinin dersine gayet saygılı bir şekilde çalışıyor ve bu sayede çalışmaya uygun bir ortam oluşuyor. Grup olarak çalışmak isterseniz de üst katında özel çalışma odaları ve bilgisayarlı odalar da bulunuyor.

Beni en çok etkileyen unsurlardan biri ise binanın iç mimarisi ve modern ve tarihi yapının iç içe olmasıydı. Salt'ı gezerken sanki kendimi Türkiye'de değil de daha gelişmiş bir Avrupa ülkesindeymiş gibi hissettim. Oraya ulaşım da çok kolay: Kadıköy-Karaköy vapuru ile hızla gidebilirsiniz.

 
 
 

Comments


bottom of page